Elazığ
06 Mayıs, 2024, Pazartesi
  • DOLAR
    32.29
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2411.0
  • BIST
    10272.57
  • BTC
    63178.25$

ZAMMIN BÜYÜĞÜ SEÇİMDEN AZ ÖNCE

30 Aralık 2022, Cuma 15:59

Yeni asgari ücret; %54,5 artışla net 8 bin 506 lira oldu. İşverene maliyeti 11 bin 750 lira… Komisyonda işçi kesimi kendini dışarıda tuttu. Şimdiden yeterli mi yetersiz mi tartışmalarını da beraberinde getirdi. Temel tartışma konusu; zammın, enflasyonun üzerinde olacağı sözü verilmesine rağmen, aşağıda kalması…

Asgari ücret gündeme geldiğinde Cumhurbaşkanı netti; “çalışanı enflasyona ezdirmeyeceğiz.” Bu da enflasyonun kaça indirilebileceğini akla getirmişti. Yıl sonu enflasyon verilerine göre asgari ücret 9 bin 200 lira neti adresliyordu. Fakat olmadı ve Cumhurbaşkanının verdiği “ezdirmeyeceğiz” sözü, başka bir bahara, 2023’ün Nisanına kaldı.

Zaten iş dünyası da; “ücretli kadar bunu verecek olan bizleri de düşünün” ricasında idi.

HAYAT PAHALILIĞI BİR KASIRGA GİBİ AİLE BÜTÇESİNİ YIKIP GEÇİYOR!

Enflasyonun yıllık bazda gerilemesinin fiyatlarda gerileme anlamına gelmediği Aralık ayından sonra daha belirgin olacak. Çünkü çok iyi biliniyor ki; yıllık enflasyon oranındaki düşme fiyatların gerilemesi değil artış hızının düşmesidir. Hayat pahalılığı, fiyatların gelirle ilişkisini gösterir; enflasyonun gelir artışından hızlı olmasıdır. Ücretli çalışanlar için hayat pahalılığı artarak devam edecek gibi gözükmektedir. Özellikle maaş, ücret, yevmiye gibi sabit gelirli hanelerin gelirlerinin enflasyon kadar artmaması veya gecikerek artması nedeniyle alım güçleri düşmektedir. Yaşantılarını sürdürmek için ihtiyaçları olan temel mal ve hizmetlere gelirlerinden daha fazla ayırmak zorunda kalmaktadır. Süregelen enflasyon ve aynı zamanda geniş kesimleri kapsayan gelir yetersizliği, geçim sıkıntısının temel nedeni olmaktadır. Hanenin gelirleri en az enflasyon kadar artmadığı ya da fiyatlar gerilemediği sürece hayat pahalılığı giderilip alım gücü enflasyon öncesi dönemin seviyesine getirilemez. Refah artışının sağlanması için, ücret zamlarında enflasyon farkının üzerine sağlanan ekonomik büyüme paralelinde bir refah payı eklenmelidir. Kapsayıcı büyüme bu şekilde mümkün olacaktır.

Özellikle son bir yıldır, enflasyon pahasına üretim ve büyüme tercih edilerek piyasa canlı tutuldu, çarklar döndü. Ancak bunun maliyeti de ağır oldu. Mili gelirden emeğin aldığı pay giderek geriledi. Yoksul daha da yoksullaştı. Enflasyon kadar ücret zammı var olan sefaletin sürmesi anlamındadır. Yetersiz ücret geliri karşısında devam eden fiyat artışları, hayatı pahalılığını dayanılmaz noktalara taşıdı.

Görünen odur ki asgari ücrete yapılan zam; çalışan kesime soluk aldırırken çok kısa sürede kullanışsız (!) hale gelecek ve zam talepleri yeniden ayyuka çıkacak, ki ilk zam Doğalgaz okuma bedeli ve zincir marketlerde yerini çoktan aldı. Birde Ocak ayı ile bizi selamlamasını beklediğimiz zamlar var.

Geçen yıl da böyle olmuştu. Cumhurbaşkanı %50,5 zam açıkladığında, “ücretli 2022’de rahat nefes alacak” yorumu yapılıyordu. Fakat bu zammı bekleyenler; tıpkı vapurda atılacak simidi bekleyen martılar gibi ilk 3 ayda %30’unu anında fiyatlara yansıttılar.

PEKİ UMUTSUZ MU OLALIM ALLAH'TAN SEÇİM VAR

İş dünyası “kademeli yap” çağrısını fazla seslendirmiş olmalı ki bu çağrı İktidarda karşılık buldu ve bu defa 8 bin 500 lirayla yetinildi. Fakat bu artış çalışanı ve sendikaları mutlu etmeye yetmedi. Ancak bilinmeli ki zaten bizzat asgari ücreti açıklarken, Cumhurbaşkanı’nın işaret ettiği gibi yeni yılda bir ara zam düşünülebilecek.

Ben bu “düşünülebilir” sözünü; “kesin uygulanacak” diye tercüme ediyorum. Zira sandık ufukta görünmekle kalmadı, oy atma mesafesine kadar getirildi. Tam da bu süreçte sandıkta çalışanın oyu belirleyici düzeyiyle asgari ücret zammının da seviyesini belirleyecek.

Yine de ben zammın büyüğünün nisan ayında yapılacağına ve bu oranın sanılanın aksine, sürpriz bir şekilde yüksek olacağına inanıyorum.

Birde işçinin sırtından geçinip işçiyi vuran sendikaları belirtmeden yazımı bitirmek istemiyorum, geçmişte Türk-İş başkanının mikrofon vakasında sonra şimdi de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, HaberTürk’te gündeme ilişkin değerlendirmede bulunduğu sırada. 2023 için asgari ücretin 8 bin 506 lira olarak açıklanmasına ilişkin Vedat Bilgin, “Ben bütün sendikalarla görüştüm. İşçi sendikaları başkanlarının taleplerini aldım. Bana gelen en önemli şey şu. Dediler ki; ‘siz, 8 bin liranın ne kadar üzerinde asgari ücret verirseniz biz o kadar zor durumda kalırız’ şaşırdık mı asla sizleride unutmaz bu emekçiler.

2022'nin bu son köşe yazısından 2023'e sayılı gün kala, Yeni yılın başta ülkemizin refahı, yakınlarımızın sağlığı ve hayallerimizin gerçekleştiği güzel günlere şahit olması dileğiyle! Barış ve huzur içinde nice mutlu yıllara!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.