Elazığ
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Çeçen mücahit yed-i emin

21 Eylül 2024, Cumartesi 10:52

Doksanlı yıllar, Ülkemiz ve Dünya da önemli gelişmelerin yaşandığı yıllardır.

SSCB dağılmış bu dev imparatorluğun bağlı ülkeleri bağımsızlık mücadelesi veriyor, bir kısım ülkeler çok rahat bağımsızlık ilan ederken, bir kısmı ise kanlı müdahalelerle karşılaşıyor, eşi benzeri yaşanmamış kayıplar veriyor, müdahaleci Rus birliklerine aynı şekilde kayıplar verdiriliyordu.

En kanlı çatışmaların yaşandığı ülke ise Çeçenistan oldu.

Ülkemizde ise siyasi istikrarsızlık devam ediyor, koalisyonlar kuruluyor, koalisyonlar bozuluyordu, bu istikrarsızlık her geçen gün artıyor, 28 Şubat Post modern darba adeta geliyorum diyordu.

Türban baskısı üniversitelerde zulme dönüşmüş, kız öğrenciler okullarını bırakır hale gelmişti.

Elazığ her zaman bu baskı ve zulme tepki gösteren bir şehir olarak, eylemlerin başını çekiyor, her gün bir başka eylemle içerideki zulme baş kaldırılıyor, dışarıda ise Çeçen direnişine yardım topluyor emin eller vasıtası ile direnişçilere ulaştırıyordu.

Bu kaotik ortamda bir genç dikkat çekmeye başladı, eylemlerde başı çekiyor, göz altına alınanlar arasında ilk sırayı kimseye bırakmıyordu.

İslamcı grupların tipik bir özelliğidir, göze batan her kim olursa olsun önce izlenir, birkaç denemeden sonra eğer güven veriyorsa sahiplenilir yoksa tecrit edilir yüzüne bile bakılmaz kendi haline bırakılırdı.

Türban eylemlerinin bu göze batan genci, tüm deneme ve sınamaları başarı ile geçti, İslamcı Grupların gözde bir mensubu oldu, artık ismiyle anılmıyor herkes Yed-i Emin olarak çağırıyordu.

Yed-i Emin bir arkadaş bulup Çeçen direnişçilere yardım toplamaya başladı, hatırı sayılır bir parayı topladı, Yed-i Emin sistem dışına çıkma kararı aldı, yardım mutemet aracılara teslim edilmeyip bizzat kendisi tarafından götürülecekti, bu durumdan şüphelenen birkaç deneyimli insan tedirgin olsa da sistem dışına çıkan bu genç insana ses çıkarmadı nede olsa Yed-Emindi.

Yed-i Emin arkadaşı ile Çeçenistan’ın yolunu tuttu, yol bilmez iz bilmez bu iki genç, direnişçileri en sonunda pavyon, bar, eğlence yerleri gibi direniş cephelerinde buldu ama bir gariplik vardı, direnişçiler yarı çıplak, boyalı kadınlar idi, yardım paraları bir güzel bu direniş alanlarında boyalı, yarı çıplak direnişçilere huzuru kalp ile teslim edildi.

Döndüler, kimse bir şey sormadı, Yed-i Emin muhakkak teslim etmiştir yardım paralarını diye düşündüler.

Ta ki Yed-i Eminin arkadaşı vicdanına yenilip itirafçı olana kadar, arkadaşı her şeyi anlattı, bir anda her yerde duyuldu.

Yed-i Emin İslamcı çevrelerden tecrit edildi, lanet okundu.

Yed-i Emini zor bir hayat bekliyordu artık, zor hayatı uzun sürmedi

O kıvrak zekası ile yeni çevreler edindi, İslamcı olup da ne olacaktı, kendi mizacına uygun bir yığın çevre vardı.

Artık ilkenin, ahlakın, faziletin olmadığı

O çevrelerin yeni mensubuydu.

O çevreler de edindiği kariyer ile ciddi paralar kazandı, itibar gördü, sevildi, sayıldı.

Bu Ülkenin taşı toprağı altındır derler ya, yeter ki, vicdanını, ahlakını, imanını çöpe atasın, vicdanın da olmasa, imansız da olsan, ahlaksızlıkta zirve de yapsan, zengin de olur itibar görürsün.

Toplumu bozan, ifsat eden virüsleri hayali kahramanlar, kurgu yazılar ile tanıtmaya devam ediyoruz.

Pehlivan tefrikası yazar gibiyim, arkası gelecek, bekleyin.

 

 

 

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.