Elazığ
07 Şubat, 2025, Cuma
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Yıldız: 'İdeal Sınıf Ortamı ve Eğitimde Başarının Anahtarları'


Yıldız: 'İdeal Sınıf Ortamı ve Eğitimde Başarının Anahtarları'
Yıldız: 'İdeal Sınıf Ortamı ve Eğitimde Başarının Anahtarları'

Eğitimde başarılı bir öğrenme sürecine dair önemli görüşler paylaşan Eğitimci Yağmur Yıldız, öğrencilerin akademik ve sosyal gelişimlerini destekleyecek bir ortamın yaratılmasının önemini vurguladı. Bakış Haber’e eğitim konusunda önemli açıklamalarda bulunan Yıldız, öğrenciler için özgürce düşüncelerini ifade edebilecekleri, güvenli ve destekleyici bir öğrenme ortamının gerekliliğine dikkat çekti.

HABER: Sinem ÇÖKMEZ 

Eğitimde başarıyı sağlamanın yollarını ve ideal sınıf ortamının özelliklerini ele alan Eğitimci Yağmur Yıldız, bu sürecin anahtarlarını ve gerekliliklerini paylaştı.

İdeal sınıf ortamının öğrencilerin düşüncelerini özgürce ifade edebildiği bir alan olduğunu belirten Yıldız; ’’Eğitim bilimlerinde ideal sınıf ortamı, öğrencilerin bilişsel, duyusal ve sosyal gelişimlerini maksimize eden, pedagojik ve psikolojik olarak organize edilmiş bir öğrenme ortamıdır. Böyle bir ortamın temel bileşenleri, güvenli ve destekleyici bir atmosfer, aktif öğrenme süreçleri ve işbirlikçi pedagojik yaklaşımlar olarak öne çıkmaktadır. Öğrencilerin düşüncelerini özgürce ifade edebildiği, sorgulama ve eleştirel düşünme yetkinliklerini geliştirebildiği bir sınıf ortamı, öğrenme çıktılarını artıran temel faktörlerden biridir. İdeal bir sınıf ortamında öncelikle sınıf kültürünün oluşturulması  gerekir. Bu kültür, öğrenci-öğretmen etkileşimi, sınıf içi normlar ve öğrenmeye yönelik tutumlar gibi unsurları içermektedir. Öğrencilerin de fikirleri alınarak öğrencilerin özgüvenlerini geliştirebilmeleri adına sınıf kültürünü oluşturma sürecine öğrenciler de dahil edilmelidir. Böylelikle sınıf ortamında her bireyin düşüncelerinin önemli olduğu ve fikirlerine saygı duyulduğu hissettirilmelidir. Öğrencilerin bireysel farklılıklarının gözetildiği, farklı öğrenme stillerine hitap eden öğrenme stratejileri benimsenmelidir” dedi.

 

TEKNOLOJİDEN YARARLANMALIYIZ

Öğrenme süreçlerini desteklemek için geleneksel pedagojik yaklaşımların ötesine geçerek teknolojiden yararlanmalıyız ifadelerini kullanan eğitimci Yıldız, “Günümüz dijital çağında bunu göz ardı etmek mümkün değil. Akıllı tahta, eğitim yazılımları ve çevrim içi kaynaklardan yararlanılmalıdır. Bu kaynaklar öğrencilerin bilgiye erişimini kolaylaştırıp, eğlenceli hale getirirken aynı zamanda eleştirel medya okuryazarlığını da geliştirmektedir. İdeal bir sınıf ortamında en önemli unsurlardan biri de her öğrencinin bireysel farklılıklarının olduğunu kabul edip bu farklılıkları dikkate alarak farklılaştırılmış öğretim yöntemlerini kullanarak, öğrencilere disiplinler arası bir perspektif kazandırıp, onların yaratıcı düşünme becerilerini geliştirmelerine olanak tanınmalıdır. İdeal sınıf ortamı bu unsurları barındıran, öğrencilerin bu yolculukta merakını diri tutan, sorgulama becerilerini geliştiren, eleştirel düşünme becerilerini arttıran kısacası öğrencilerin teorik bilgilerinin yanında 21.yy becerileriyle donatmayı  amaçlayan, öğrencinin aktif olduğu bir sınıf ortamıdır” diye konuştu.

 

EBEVEYNLERİN DESTEĞİ KRİTİK BİR ROL OYNUYOR

Ailelerle iletişiminin önemini vurgulayan Yıldız; ’’Bir eğitimci olarak ailelerle sürekli ve etkili bir iletişim kurmaya büyük önem veriyorum. Öğrencilerin akademik ve sosyal gelişiminde ebeveynlerin desteği kritik bir rol oynuyor. Bu bağlamda, velilerle kurulan sistematik, açık ve sürdürülebilir iletişim, öğrencinin akademik başarısını artırmakla kalmıyor; aynı zamanda eğitim sürecine yönelik aidiyet duygusunu da pekiştiriyor. Etkili bir ebeveyn-öğretmen iletişimi, bireysel öğrenci gereksinimlerini tespit etmeye ve eğitim stratejilerini bu doğrultuda şekillendirmeye imkân tanıyor. Dijital platformların kullanımı, iletişim süreçlerini zamansal ve mekânsal kısıtlamalardan bağımsız hâle getirerek etkileşimi daha erişilebilir bir hale getiriyor. Ebeveyn-öğretmen ortaklığının etkin olduğu durumlarda, öğrencilerin akademik özgüvenleri artıyor, problem çözme yetkinlikleri gelişiyor ve öğrenmeye karşı olumlu tutumları pekiştiriyor. Ebeveyn işbirliğinin sürdürülebilir ve anlamlı olması için bilgilendirme toplantıları ve bireysel görüşmeler düzenlenmelidir. Ayrıca, öğrencinin gelişim sürecini takip eden geri bildirim mekanizmalarının oluşturulması, ebeveynlerin eğitim sürecine bilinçli bir şekilde dahil olmalarına olanak sağlar. Bireysel öğrenme planlarının velilerle paylaşılması, öğrencinin güçlü ve geliştirilmesi gereken yönlerine ilişkin bütüncül bir değerlendirme sunar. Sonuç olarak, ebeveynlerle kurulan işbirliği temelli iletişim, yalnızca bireysel öğrenci başarısını değil, genel eğitim kalitesini de artıran bir unsur olarak ele alınmalıdır” şeklinde konuştu.

 

GÜVENLİ VE DESTEKLEYİCİ BİR ÖĞRENME ORTAMI OLUŞTURULMALI

Stres yönetimi stratejisinin kazandırılmasının önemine değinen eğitimci, ’’Öğrencilerin akademik gelişimlerinin yanı sıra sosyal ve duygusal becerilerinin desteklenmesi, onların eğitim sürecinde daha başarılı ve dengeli bireyler olmalarını sağlar. Bu kapsamda, güvenli ve destekleyici bir öğrenme ortamı oluşturmak büyük önem taşır. Sınıfta karşılıklı saygıya dayalı bir atmosfer yaratmak, öğrencilerin kendilerini rahatça ifade etmelerine ve aidiyet duygusu geliştirmelerine yardımcı olur. İşbirlikçi grup çalışmaları ve tartışma temelli dersler, öğrencilerin sosyal becerilerini güçlendirmelerine ve ekip çalışmasına uyum sağlamalarına katkı sunar” ifadelerini kullandı.

 

ÖĞRENME BİREYİN YAŞAM BOYU DEVAM ETTİRDİĞİ BİR YOLCULUKTUR

Bireysel rehberlik hizmetinin öğrencilerin akademik ve kişisel sorunlarını yönetmede desteği olduğunu kaydeden Yıldız; ‘’Duygusal farkındalık ve öz yönetim becerilerini geliştirmek için, öğrencilere duygu tanıma ve stres yönetimi stratejileri kazandırılmalıdır. Duygusal farkındalık kazandırmak için bilinçli farkındalık (mindfulness) uygulamaları, duygu günlüğü tutma ve duyguları ifade etme pratikleri kullanılabilir.  Bireylerin zorlayıcı durumlarla başa çıkabilmeleri için problem çözme teknikleri ve öz denetim becerileri kazanmaları teşvik edilmelidir. Bu süreçte, öğretmenlerin sağladığı geri bildirimler, öğrencilerin kendilerini değerlendirmelerine ve gelişim alanlarını keşfetmelerine yardımcı olur. Bireysel rehberlik hizmetleri, öğrencilerin akademik ve kişisel sorunlarını daha bilinçli bir şekilde yönetmelerine destek sağlayarak sosyal ve duygusal gelişimlerine katkı sağlar. Aynı zamanda, öğrenci merkezli eğitim yaklaşımları sayesinde bireylerin kendi öğrenme süreçlerini şekillendirmeleri teşvik edilir” dedi.

 

Eğitimci Yıldız sözlerine son olarak, “Öğrenme bireyin yaşam boyu devam ettirdiği bir yolculuktur. Bu yolculukta akademik başarılarının yanında yaşam becerilerini güçlendirmek daha sağlıklı bireyler yetiştirmek demektir. Bu yüzden öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimlerini desteklemek akademik başarılarını ve yaşam becerilerini geliştiren temel bir unsurdur” diye son verdi.

 

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 11
    SEVDİM
  • 33
    ALKIŞ
  • 4
    KOMİK
  • 2
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!