Elazığ’da Boşanmalar Artıyor! Peki Neden?

Elazığ’da son dönemlerde artan boşanma davalarıyla ilgili olarak Bakış Haber'e özel açıklamalarda bulunan Avukat Merve Ayyıldız,  boşanma oranlarındaki artışın başlıca sebeplerinden birinin işsizlik olduğunu söyledi. 

Özel Haber: Aylin Solmaz 

Bakış Haber’e konuşan Avukat Ayyıldız, İşsizlik oranlarının yüksek olmasının aile içi huzursuzluğun artmasına sebebiyet verdiğini dile getirdi.

“EKONOMİK BELİRSİZLİKLER, AİLE İÇİ HUZURSUZLUĞU ARTIRIYOR”

Maddi sıkıntılar yaşayan çiftelerin büyük stres yaşadığını ifade eden Av. Ayyıldız, “Günümüzde boşanma oranlarının artmasına en çok neden olan olayların başında işsizlik ve ekonomik nedenler gelmektedir. İşsizlik oranlarının yüksek olması, enflasyonun artması ve ekonomik belirsizlikler, aile içi huzursuzluğun artmasına neden olmaktadır. İşsizlik, maddi sıkıntılar ve geçim derdi evliliklerde büyük stres kaynağı olmakta ve çiftler arasında ki ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Bunun neticesinde evlilik birliği sonlanmaktadır. Tahammülsüzlük, Sorumsuzluk, Aldatma, Kültürel Uyumsuzluk, Şiddet ve Ailelerin evliliğe müdahalesi boşanmaların artmasına neden olan diğer etkenlerdir” ifadelerini kullandı.

“ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVALARININ SONUÇLANMA SÜRESİNİ BELİRTMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Anlaşmalı boşanma davalarının çekişmeli boşanma davalarına nazaran daha kısa sürede sonuçlandığını ifade eden Av. Ayyıldız,” Anlaşmalı ve çekişmeli olmak üzere iki tür boşanma davası vardır. Her iki tür boşanma davasının da açılması için yazılı bir dilekçe ile yetkili aile mahkemesine başvurulur. Boşanma dilekçesi taraflarca veya avukat aracılığıyla vekaleten hazırlanır. Dilekçe ekine çekişmeli boşanma davası ise deliller, anlaşmalı boşanma davası ise anlaşmalı boşanma protokolü eklenir. Adliyedeki tevzi bürolarına başvuruya istinaden tevzi bürosundan alınan tevzi formu ile gösterilen harçlar ödendikten sonra, dava dosyasının mahkemesi ve numarası atanır. Bu şekilde boşanma davası açılır. Anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davasına nazaran daha kısa sürmektedir. Ortalama 1 ile 3 ay arasında sonuçlanabilmektedir. Çekişmeli boşanma davalarının net olarak ne kadar süreceği ve kesin olarak hangi sürede sona ereceğini belirtmek mümkün değildir.  Mahkemenin iş yoğunluğuna ve tarafların taleplerine göre dava süresi değişiklik göstermektedir. Çekişmeli boşanma davaları, istinaf ve temyiz süreçleri ile birlikte ortalama 1 ile 3 yıl arasında sonuçlanabilmektedir” diye konuştu.

“EŞLERİN EVLİLİK İÇERİSİNDE ELDE ETTİĞİ MALLAR YARI YARIYA PAYLAŞILIR”

Aile mahkemesinde boşanma kararı kesinleştikten sonra mal paylaşımı davası görülmeye başlandığını vurgulayan Av. Ayyıldız, “Boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliğinin mahkeme kararı ile sona ermesinden sonra, kural olarak evlilik içinde edinilmiş malların eşit bir şekilde paylaşılması esasına dayanır. Mal paylaşımı davası, boşanma davası ile birlikte açılamaz. Mal paylaşımı davasının boşanma davası ile aynı anda, fakat ayrı bir dava şeklinde açılması halinde; mahkeme, boşanma davasının kesinleşmesini, mal paylaşımı davası için bekletici mesele yapar. Aile mahkemesinin boşanma kararı kesinleştikten sonra mal paylaşımı davası görülmeye başlanır. Mevcut Medeni Kanun’unun yürürlük tarihi 01.01.2002’dir. Mal paylaşımı konusunda 01.01.2002 tarihinden önceki dönemin tabi olduğu hukuki kurallar ile bu tarihten sonraki dönemin tabi olduğu hukuki kurallar tamamen farklıdır. 01.01.2002 tarihinden sonra yürürlüğe giren mevcut Medeni Kanun malların yarı yarıya paylaşımı esasına dayanan Edinilmiş Mallara Katılma Rejimini yasal mal rejimi olarak kabul etmiştir. Yani, eşlerin evlilik içerisinde elde ettiği mallar kural olarak yarı yarıya paylaşılacaktır. Her iki dönem açısından da temel kural şöyledir: Evlenmeden önce alınan mallar kimin üzerine kayıtlıysa onun kişisel malı sayılır ve boşanmada mal paylaşımı hesaplamasına dahil edilmez” dedi.

"TARAFLAR, KENDİ ARALARINDAKİ PROBLEMLERİNE ÇOCUKLARI DAHİL ETMEMELİDİR"

Boşanma sürecindeki eşlere tavsiyelerde bulunan Avukat Merve Ayyıldız,” Boşanma sürecinde ki eşlere tavsiyem, haklarını iyice araştırıp öğrenmeleridir. Bu süreçte taleplerini net olarak belirlemeleri gerekmektedir. Kendilerinin lehine olan delilleri toplamalılardır. Taraflar kendi aralarında ki problemlere çocukları dahil etmemelidirler. Süreci güvenebilecekleri bir avukatla yönetmeleri haklarını korumak ve taleplerini elde etmek açısından daha faydalı olacaktır” şeklinde konuştu.