© Elazığ Günebakış Gazetesi

Uzmanından Elazığ’daki Ebeveynlere Uyarı!

Uzmanından Elazığ’daki Ebeveynlere Uyarı!

Günümüzde teknolojinin hızlı gelişimiyle birlikte çocukların internet ve sosyal medya platformlarına erişimi kolaylaştı.  Psikolojik Danışman Zehra ALTUNBAY, çocuklarda sosyal medya ve internet kullanımının nasıl olması gerektiğine dair merak edilenleri Bakış Haber’e anlattı. 

ÖZEL HABER: AYLİN SOLMAZ (EDİTÖR)

ALTUNBAY: ‘0-3 YAŞ ARASINDA BULUNAN ÇOCUKLARIN TEKNOLOJİK ALETLERDEN UZAK TUTULMASI GEREKİYOR’
0-3 yaş arasında bulunan çocukların teknolojik aletlerden uzak tutulmasının öneminden bahseden Psikolojik Danışman ALTUNBAY, ‘ Çocuğun bulunduğu gelişim dönemi çok önemli. Bu nedenle 0-3 yaş arasında bulunan çocukların kesinlikle teknolojik aletlerden uzak tutulması gerekiyor. Bilişsel gelişiminin ön planda olduğu bu dönemde ailelerin çocuğuna telefonu verip sessiz kalmamaları gerekir. 3 yaşından sonra ise internet kullanımı kontrollü bir şekilde sağlanmalı. Çocuğun ekran karşısında geçirdiği süreçte nelerle karşılaşabileceği noktasında önlem alınmalı. Çoğunlukla çocuğun öğrenme, keşfetme sürecine eşlik ettiği bir alanı bilmek gerekiyor. Çocuğumuza aktarılan bu bilgiler ne kadar işlevsel ve değer yargılarımız ile bütünleşiyor sorgulanmalı. Erinlik ve ergenlik döneminde sosyal medya ve internet kullanımında artışın olduğu bir dönem. Bu süreçte çocuğumuzun sosyalleşmesi, ilgi alanlarına yoğunlaşması önemli.  İnternet ve sosyal medya kullanımı sırasında ise bilinçli olmaları gerekiyor. Sosyal medyadaki sahte hesaplar,  internette geçen bilgilerin doğruluğu, siber zorbalık, taciz gibi durumlarda ailenin o anda gerekli müdahalede bulunması gerekir’ açıklamalarında bulundu. 
‘SOSYAL PAYLAŞIM UYGULAMARI ÇOCUKLARDA YETERSİZLİK DUYGUSUNA YOL AÇIYOR’
Sosyal paylaşım uygulamalarının çocuklar üzerinde yetersizlik duygusuna yol açtığını vurgulayan Psikolojik Danışman Zehra ALTUNBAY,’ Çocuklar paylaşılan her fotoğrafın, bilginin karşılığında kendi hayatına yönelik bir çıkarımda bulunur. Çoğu zamanda yetersizlik duygusu ile karşılaşır çünkü bu uygulamalarda genellikle güzel şeylerin paylaşıldığı bir platform olur ve çocuk kendi hayatına dönüp baktığında kusurları, eksiklikleri ile karşılaşır ve bu durumda her şeyin en iyisine ulaşmaya çalışır tek amacı diğer insanlarla kendini yarış haline getirmek olur. Çocukların yüz yüze iletişimini azaltması. Çocukların sosyalleşip, paylaşımda bulunmaları gerekirken sosyal paylaşım uygulamalarına yönelmesi çocuğun arkadaşlarıyla iletişimini zorlaştırmakta. Çocuklar yeni gelişimlere ayak uydurabilmek için sosyal medya üzerinden daha çok vakit geçirmeye, teknolojik aletleri yakından takip etmeye ihtiyaç duyuyorlar. Geri kalmışlık hissi oluşmaması için sosyal medyada yaşanan tüm gelişmeleri takip etme ihtiyacı oluşuyor’ ifadelerini kullandı. 
‘EBEVEYNLER ÇOCUKLARINA SINIRLAR KOYMALI’ 
Ebeveynlerin çocuklarının sosyal medya ve internet kullanımı konusunda sınırlar oluşturmaları gerektiğini savunan Psikolojik Danışman ALTUNBAY, ‘ Anne-babalar sosyal paylaşım uygulamaları karşısında kendini ifade edebilme yeteneğini sergilemeli, nedenleriyle birlikte uzak durulması gereken noktalar belirtilmeli. Çocuğumuzun sosyal medya, teknoloji kullanımına dikkat etmek adına onlara rol model olunmalı. Teknolojik aletleri, sosyal medyayı aşırı kullanmanın çocuk üzerinde fiziksel etkileri ile birlikte psikolojik etkileri de olmakta. Uzun süre ekran başında kalan çocuklarda depresif ruh hali, kaygı, teknolojiye bağımlı hale gelme, özgüveninde eksiklikler, ilişkiler konusunda zorluk yaşama, teknolojiye yakınlaşmanın sonucunda oluşan yalnızlık gibi psikolojik süreçler yoğun yaşanabilmekte. İnternette, sosyal medyada fazla zaman geçiren çocuğun odak noktasını sevdiği, ilgilendiği noktalara taşımak gerekiyor. Çocuğun elinden telefonu, tableti direk almak yerine sevdiği bir oyuna, aktiviteye yönlendirmek ya da birlikte yapılacak etkinlikler oluşturmak ve çocuğa da aktif sorumluluk vermek yerinde bir davranış olacaktır. Çocuğumuz üzerinde sınırlarımızı oluşturmamız gerekir bu noktada disiplinli bir yaklaşım çocuk için gerekli ancak bu sınırlarımızı oluştururken baskıcı, zorba tutumda olmak çocuğu teknolojiden uzak tutma noktasında bizlere istediğimiz sonucu vermeyecektir. Çocukların dili ile onlarla iletişimde bulunmak onların kelimeleri ile çocuklara yaklaşabilmek önemli. Bu şekilde adım atarsak çocuğumuz üzerinde disiplini ve anlayışı kolaylıkla gerçekleştirebiliriz’ diye konuştu.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER