Şerifoğulları: ‘Borçsuz Bir Elazığspor Bırakmak İstiyoruz’
SPORŞerifoğulları: ‘Borçsuz Bir Elazığspor Bırakmak İstiyoruz’
Elazığspor Asbaşkanı Mustafa Şerifoğulları gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Görevi devrettikleri zaman borçsuz bir Elazığspor bırakmayı hedeflediklerini belirterek yapılan eleştirilerinde kendilerine haksızlık yapıldığını söyledi
HABER: KENAN TOPRAK
Elazığspor Teknik Direktörü Bülent Yenihayat ve Elazığspor Basın Sözcüsü Hasan Uygur ile birlikte kameralar karşısına geçen Elazığspor Asbaşkanı Mustafa Şerifoğulları gündeme dair önemli açıklamalar yaptı. Şuan en çok eleştirilen forvet konusundada önemli açıklamalar yapan Asbaşkan Şerifoğulları Ömer Faruk Sezgin’i almamaları nedenini Ankara Demirspor’un 1 yıllık opsiyon şartından dolayı ceza almamak ve başkanının özel ricasından dolayı olduğunu söyledi.
“RİSKE GİRMEDİK”
“Ömer Faruk Sezgin konusunda ben küçük bir bilgi vereyim. Bizim ligde 10. Olduğumuz dönem en iyi oyuncularımızdan biriydi. Devre arasında yollarımızı ayırdık. İyi bir kulübe o sene şampiyon olan Iğdır’a gitti. Biz Ömer’i göndermek istemiyorduk. Biz İstanbul’da bir otelde gitmemesi için görüştük. Bizzat ben kendim görüştüm. Gitmemesi konusunda hatta menajerini de çağırarak ısrar ettim. Ama Ömer ısrarla gitmek istediğini, dönemin hocası Cüneyt Hocayla anlaşamadığını, geçinemediklerini sık9ıntılar yaşadıklarını anlattı. Bizde kendisine arayı bulacağımızı hatta Play-Off’a oynayan iyi bir takım kuracağımızı söyledik. Ömer hem geçen seneden anlaştığımız parayı kabul etmiyordu biz parayı da arttırmamıza rağmen yine de gitmek istedi. Biz Ömer’i seviyorduk, biz hala seviyoruz. Bizim bu oyuncuyla bir problemimiz yok. Şampiyonluk maçında attığımız gol sonrası ben Ömer’e sarıldım.”
“BİR FUTBOLCU YÜZÜNDEN CEZA ALAMAZDIK”
“Futbolcuyla alakalı bir problemimiz yok. Ama bizim şuanda ki hedefimiz 1.Lig’e çıkmak. 1.Lig’e çıkıp böyle bir durumdan dolayı transfer yasağı alırsak bizim için çok çok üzücü olur. 87 Milyona yakın bir borç ödemişiz. Biz bu borcu öderken kulübü yukarılara taşımak istiyoruz. Yukarılara çıkarken bizim hedeflerimiz var. Biz Ömer Faruk Sezgin diye bir futbolcuyu alacağız ve bu futbolcu yüzünden bir dönem veya 2 dönem ceza yiyeceğiz. Bu bizi ve tüm kamuoyunu çok çok üzerdi. Biz bundan dolayı böyle bir yola giremedik. Biz ceza almasaydık, Ömer ceza alsaydı sonuç olarak yapmış olduğumuz transferden dolayı 6 ay bu futbolcudan faydalanamayacaktık. Buda bizim için büyük bir sıkıntı olacaktı. Biz riske girmedik, girmeyi istemedik. Bundan dolayı da Melih’i tercih ettik. Bizim Ömer Faruk Sezgin’i değerlendirmemiz o gün sadece kulübün ceza almamasıyla alakalıydı. Aslında Ömer gündemimizdeydi biz hocamıza sunacaktık. Böyle bir durumdan dolayı bu transferden vazgeçtik. ”
“ŞAMPİYON OLMAK İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ”
“Bizim şuanda en gündem maddemiz forvet. Forvet almak istedik. Muhammed’i ve Melih’i tercih ettik. Yusuf’ta keza öyle. Hocamız forvet istemedi diye bir şey yok. Tabiki forvet istedi. Bizde alternatif olarak bun futbolcuları sunduk. Şuan biz liderin 5 puan gerisindeyiz. Aksaray ve Menemen Maçı’nda kaybedilen 6 puan hepimizi çok üzdü. Ama bu maçlarda oynanan futbol biz yönetimi sevindirmişti.
Bireysel hatalardan yenilen gollerden sonra, 4 tane bireysel hatalardan dolayı goller yemişiz. Kaçırılan bir de penaltı var. Tabi bu bizi hedefimizden asla ve asla geri plana itmemiştir. Biz hocamızdan da ve futbolcularımızdan da çok çok memnunuz ve mutluyuz. Eleştirileri ve hatalı transferleri tabiki kabul ederiz. Bunlar düzeltilir ama, bu konuda yönetim olarak şampiyon olmak için elimizden geleni yapacağız.”
“MAHKEME SÜRECİ BAŞLATTIK”
“Menemen Maçından sonra bir meczubun biri, haysiyet yoksunu bir adam 14-15 dakikalık bir video çekip, takımdaki futbolcumuza, yönetimden 5 tane arkadaşımıza iddia oynadılar, bu maçı bilerek yenildiler gibi bir video çekerse biz bunu kabul edemeyiz. Bununla alakalı mahkeme sürecini başlattık. Biz e takmayın, umursamayın. Diyenlere de vallaha biz bu konuda takmamazlık yapamayız. Direk açık açık Elazığspor’u sattınız diyor. Büyük iddia ortaya koyuyor. Yönetimde bulunan 28 tane arkadaş buralara milyonlarını bıraktılar. Böyle bir ithamda bulunması çok çok ağırdır. Bu arkadaşa söyleyeceğimiz en güzel kelime haysiyet yoksunu olmasıyla alakalıdır. Biz bunlara tabiki kulağımızı kapatmak istiyoruz ama Elazığspor’u satma ile ilgili ithamları asla kabul etmeyiz. Biz Elazığspor’u yaşatmak için buraya geldik. Bu senede doğru planlamayla geçen sene öyle oldu şampiyon olduk. Bu senede Rabbimin yardımıyla inşallah şampiyon olacağız.“
“KAÇAK BİLETİN ÖNÜNE GEÇMEK ADINA ŞUAN BİR SİSTEM YOK”
“Bu konuda şöyle diyeyim abi, fazla seyirci konusunda şu anda stadyumumuzda girişlerde turnikeler sistemsel olarak çalışmıyor. Direkt biletler veriliyor. Güvenliğe güvenlik yırtıyor ve turnikeden normal bir şekilde geçiş var. Yani okutulup geçilen bir turnike sistemi yok. Bununla alakalı Gençlik Spor İl Müdürümüz de Abdulsamet Bey'le gerekli görüşmeleri yaptık. Müdürümüz sağ olsun her zaman Elazığ'ın yanında olmuş bir müdür. Biz kendisiyle görüştük ama konuyu ilerletemedik. Yani aslında bir sistemin olması gerektiğini, bizim kombine sattığımızı, bine yakın kombine yani bu kombinelerin de sistemden biz 17-18 tane sattık. Yanlış olmasın geri kalan da sağ olsun İl Özel İdaresi ve Belediyeye ve karayollarına rica ederek satmak zorunda kaldık. Yani sonuç olarak bir transfer tahtasının bizim sene başında 14.5 milyon vererek transfer tahtasını açtık. Yani -14.5 milyonla başladık. Bunu karşılamak için haliyle kurumlarımız bize maddi olarak destek veremez. Ne yapabiliriz? Kurumlarımızdan rica ederiz, onlara bilet bırakırız, onlarda çalışmış olduğu firmalar vardır, onlardan rica eder ve Elazığspor’a bir gelir olur şeklinde bir planlama yapmıştık. Sonuçta bunların da, bu satılan kombinelerin de tribüne gelmesi için bir sistemin olması gerekiyordu.”
“BEDAVAYA GİRMEYE ÇALIŞAN BİR SEYİRCİ GRUBU VAR”
“Ama stadyumumuz haliyle bu noktada sistemden yoksun bir stadyum. Bizim de bunu yapabilme gücümüz yani Elazığ'ın bunu yapabilme gücü tabii ki var. Ama burada futbolculara ayrılan paranın oraya ayrılmasını biz istemedik. Bu noktada il müdürümüzden rica ettik. İl müdürümüz de şu an bu dilekçemizi değerlendiriyor. Eğer bu dilekçe onaylanırsa sistem kurulur ve ekstradan bir giriş olmaz. Şimdi biz 5.800 kişilik toplam maraton tribünün kapasitesine göre bilet basıyoruz. Orada kombinemiz yok. Oraya toplamda basmış olduğumuz taraftar gruplarımızla beraber toplam 5 bin 500 kişilik yani onlara verdiğimiz bedava biletle beraber 5 bin 500 kişilik 300 tane boşumuz hep oluyor. Ama bir yerden sonra yani başlamaya yakın orada güvenlik görevlilerimizin bence yapmış olduğu orada bir sıkıntıdan dolayı gelen bir seyirci var. Yani orada bedavaya girmeye çalışan bir seyirci grubu var. Bunun da yaşları daha çok küçük olan kardeşlerimiz girmeye çalışıyor. Tabii girdikten sonra gördüğümüz tablodan Menemen'de 6 bin 6 Bin 500’e yakın maratonda sadece seyirci vardı. Bütün merdivenler bu noktada doluydu ve bundan dolayı ceza aldık. Aslında biz de bu durumdan rahatsızız. Bu konuda güvenlik firmasıyla da konuştuk. Sağ olsun onlar da iyi niyetliler ama önüne geçemedikleri durum var. İl müdürümüzle de konuştuk. Bu durumu çözeceğiz inşallah. Yani bundan dolayı biz ceza almak tabii ki istemiyoruz.
“SMS KAMPANYASINDA HATA ETTİK”
“Orada bir SMS'in karşılığında toplamış olduğumuz toplam 240 bin TL'lik bir SMS var. Yani 240 bin liralık SMS'in zaten yanlış olmasın bir 60 bin 70 bini şampiyonluk döneminde atılmıştı. Onun üzerine koyarak 240 bin TL'lik bir SMS oldu. Zaten o da cezaya gitti. Aynen öyle. Şimdi SMS noktasında da evet hatalarımız var. Biz orada madem hocam dedi biz dobra konuşacağız. Biz de dobra konuşalım. Biz aslında şunu istedik: Dedik ki biz 123 bin SMS'i karşılayabilir miyiz? Karşılarız. Yani Elazığ bunun için hazır. Elazığ halkı Elazığ'spor’un şampiyon olmasını istiyor ama şampiyon olmak için bir bütçe söylemiştik 120 milyon. Bu yüz yirmi milyonluk bütçenin % 10'unu değerli halkımız karşılayabilir mi? Yani işte primlerin % 50'sini karşılayabilir mi? diye bir şeyler yapmak istedik. Her hafta bir organizasyon yapalım dedik. Gerekirse çok böyle ısınma sürecine yaklaşmadan ondan önce bir konser olabilir. Ayrı yapmak istediğimiz bir konser var ama stadyumda bir konser olabilir. Tekrardan Elazığspor’un 200’li yıllardaki maçlarını tekrardan yeni haline getirip bir şeyler yapabiliriz bununla ilgili görüşmeler de yaptık ama Abdullah Abi ile başladığımız bu SMS kampanyasında aslında atılan toplam Orada biz de aslında takımın o konsantresinin bozulmaması için mücadele ettik ama olay biraz da oraya doğru gitti. Biz de hocamla sonra bu konuyu değerlendirdik kendi aralarında.”
“YURTDIŞINDA GECE YAPMAYI PLANLIYORUZ”
“Başkanımızla görüşüyoruz. Sağ olsun Gürsel Bey ilgileniyor, görüşüyoruz. Sayın vekilimiz Erol Beyle görüşüyoruz bu konuyla alakalı yurt dışında bir program yapmayla alakalı, yurt dışındaki Elazığlılarla alakalı bir program yapalım dedik. Onunla alakalı bir Almanya, Fransa, Hollanda'da bir gece düzenlemek istiyoruz, oraya gitmek istiyoruz. Burada vekillerimizle de görüşüyoruz, sayın valimizle de görüşüyoruz, katılmak istediğini bize iletti. İstanbul’da da böyle bir gece planlıyoruz, aynı şekilde Elazığ'da forma ile alakalı bir planlama yapabiliriz. Abi biz çalışıyoruz, inşallah bu bütçeyi bulacağız.”
“BİZ BORÇSUZ BIRAKMAK İSTİYORUZ”
“Bizim hedefimiz şu aslında; bu da iyi niyetli bir hedeftir. Biz 120 milyonun 60 milyonunu borç bırakabiliriz sezon sonunda. Yeni bir sezonun planlamasına başlayabiliriz ama biz şunu istiyoruz. Bir plan yaptık 75 milyon şu an takımın bütçesi. Önce 75 milyonu bulmamız lazım. 75 milyonun hemen hemen % 60'ını sponsorlarımızla bulduk zaten. Sadece formada bulunan ve isim sponsorlarımızda zaten o miktarın yarısını bulduk. Geri kalanını bir şekilde yönetimden, saha içi reklamlardan, aynı şekilde desteklerden bulmaya devam edeceğiz. Bunu zaten sağlıyoruz. Geri kalan kısmında açığımız var, o açığı da bulmak istiyoruz. Ama burada yönetimden aldığımız parayı bir şekilde bu altmış milyonu borç olarak yazarsak Elazığ'ın borcu haliyle 75 milyondan tekrardan 130 milyona çıkar. Biz de bunu istemiyoruz. Biz de diyoruz ki biz ne dedik sene başında ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız. Nedir bu da? 120 milyonu bulup şampiyon olmak istiyoruz. 120 milyonu bulacağız diye bu yola çıktık. Hedefimiz Elazığspor’u borçlandırmamak.”
“ŞUAN 1 MİLYON 800 MAÇ BAŞI BORCUMUZ VAR”
“Geçen sene şampiyon olmuşuz. Toplam Elazığspor’a bıraktığımız borç 1 milyon 800 olması lazım maç başı. Orada futbolcularımızın toplamda 8 tane maç başı kaldı. Onunla da alakalı arkadaşlarımız çalışıyor ve bu maç başlarını bir şekilde yavaş yavaş ödeyeceğiz. Şampiyonluk primleri ödendi. Şampiyonluk primleri ödendi.
“SÖZLERİNİ TUTMAYANLARI AÇIKLAYACAĞIZ”
“Şampiyonluk primlerinden toplam ödenmeyen yirmi iki yirmi üç tane iş adamımız var. Bununla alakalı da biz yine görüşüyoruz. Bunu açıklayacağız diye de bir kendi aramızda konuşmuştuk. Şunu yapmak istemedik şampiyon olmadan bu parayı istemek doğru olmazdı o gün. Bir söz almıştık. Bu söz de şöyle: Hasan Uygur 10 tane iş adamı söyledi. İşte orada Mustafa Şerifoğulları olarak söyledi. Bu şekilde topladık, Hep kendi çevremizi topladık. Şimdi burada aslında biraz da yöneticilerimizle görüşüyoruz. Yani bu kalan iş adamlarından bu paraların alınmasıyla alakalı baskı oluşturmasını istiyoruz. İsimleri açıklamak aslında çok kolay ama belki hele sporun yanında yine olacaklar. İsimlerini açıklarsak böyle bir yüz kızartıcı bir olay gibi duracağı için açıklamak istemedik ilk başta şimdi arkadaşlarımızla yine baskı yapıyoruz. Bir yerden sonra olmazsa söz vermişler eğer sözlerini tutmuyorlarsa isimlerini biz sizlere açıklayacağız. Aldığımız kişilerin isimlerini açıklayacağız. O aradaki ödemeyenleri değerli basın mensuplarımız bulursa memnun oluruz. Yani o yüzden böyle bir planlama yapıyoruz. Belki bu sene de şampiyonluğu oynayacağız. Yine böyle bir destek isteyeceğiz. Bu desteğin aslında güzel bir destekti. 100 'e yakın iş adamı. Müthiş bir birliktelikti orada. Bunun dağılmasını istemiyoruz. Yani biz de bir hata yapmak istemiyoruz. Gelecek sene gelecek olan bir maddiyatın kesilmesini de istemiyoruz.”
“ELAZIĞSPOR KORKU TÜNELİ DEĞİL”
“Ama burası bir korku tüneli değil. Yıllar yılı Elazığ'la herkesi korkutmuşlar, siyasetçiler korkutulmuş. Biz öyle bir dönemde değiliz. Onu da istemiyoruz ama tabii yatırmayan kişilerin de isimlerinin bilinmesini de istiyoruz tabiki. Çünkü bize söz verdiler. Yani onunla alakalı bu ay içerisinde küçük bir çalışmamız daha olacak bitireceğiz.”
“SAHİPSİZ ELAZIĞ SLOGANINI ELAZIĞSPOR BİTİRDİ”
“Hemen hemen 6-7 senedir Elazığ'da "Sahipsiz Elazığ" sloganı vardı. Bunun en büyük baş aktörü Elazığspor'du. Yani buradan başladı. Sonra siyasete sıçradı. Bir şekilde atanan o dönemin valilerine sıçradı. Daire başkanı geliyordu. Elazığ zaten sahipsiz. Daire başkanı en azından vali olarak geliyor diye yorumlar yapılıyordu. Şimdi Elazığspor’un başarısı bu sloganı ortadan kaldırdı. Yani Elazığspor'un aslında şehirdeki gücü algısının ne kadar yüksek olduğunu sadece bunu görüp değerlendirirsek aslında ne kadar doğru, güzel bir iş yaptığımızın bizler farkındayız. Yani burada bu sloganı yok etmek bence önemliydi. Çünkü Elazığ veya Elazığsporu hiçbir zaman sahipsiz değildi. Evet belli bir dönem başarısızlıklarla aşağılara dibe vurdu Elazığspor ama o dönemde büyük bir mali, sıkıntılı bir süreç vardı. O süreci burada inanmış olan toplamda 25 tane arkadaş olarak bizler çözdük. Sizler de çok destek verdiniz.”
İlginizi Çekebilir