Op. Dr. Emine Boybay: ‘Disfonksiyonel Kanamalar Göz Ardı Edilmemeli’

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Emine Boybay, “Kadın sağlığının temel taşlarından biri olan adet döngüsü, zaman zaman beklenmedik değişiklikler gösterebilir. Bu değişikliklerden biri de çoğu zaman sessizce gelen ama hayat kalitesini etkileyen disfonksiyonel uterin kanamalardır (DUK). Peki, bu durum tam olarak ne anlama gelir, neden olur ve nasıl tedavi edilir?” Bakış Haber’e açıklamalarda bulundu.

Haber: İrem Yılmaz

Disfonksiyonel uterin kanamaları (DUK) konuşmadan önce normal menstrüel siklusu yani adet döngüsünün konuşulması gerekildiğine değinen Op. Dr. Emine Boybay, “Normal menstrüel siklus, 2 ila 7 gün süren bir kanama ile 28 gündür. Döngü uzunluğundaki değişim 24 ila 35 gündür. 28 günlük bir döngüde ovulasyon (yumurtlama) tipik olarak 14. günde gerçekleşir. Normal menstrüel kanamalar dışındaki kanamaları anormal uterin kanamalar (AUK) olarak tanımlarız” dedi. AUK nedenlerinden bahseden Op. Dr. Boybay, “hormonal düzensizlikler, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, enfeksiyonlar, miyomlar, endometrial polipler, benign yani iyi huylu tümoral oluşumlar ve maalesef malign yani kötü huylu tümoral oluşumlar sayılabilir. AUK değerlendirmesinde tam bir anamnez (hikaye), fizik muayene, laboratuar çalışmaları, görüntüleme çalışmaları ve doku örneklemesi bileşenleri yer alır. Disfonksiyonel uterin kanama (DUK) ise altta yatan bir organik patolojik duruma atfedilemeyen kanama olup genellikle anovulatuar kanamayı ifade eder ve esas itibariyle bir dışlama tanısıdır” ifadesini kullandı.

“TÜM KADINLAR HAYATLARININ BELLİ DÖNEMLERİNDE DİSFONKSİYONEL KANAMALAR YAŞAYABİLİR”

DUK’ın kadın hastalıklarında en çok karşılaşılan ve temel şikayetlerden birisi olan kanama türü olduğunun altını çizen Op. Dr. Emine Boybay,” Tüm kadınlar hayatlarının belli dönemlerinde ara ara disfonksiyonel kanamalar yaşayabilir. Buna ani kilo değişiklikleri, stres, spor, psikolojik problemler, mutsuzluk gibi çok sayıda etken neden olabilmektedir. Normal şartlarda bir saat gibi çalışan vajinal sistem, zaman zaman bu tarz sektelere uğrayabilir. Disfonksiyonel kanamalar, doğal bir sebep olmadan oluşurlar.Disfonksiyonel kanamalar, ovulatuar (yumurtlamanın olduğu) ve anovulatuar (yumurtlamanın olmadığı) olarak iki grupta incelenir. Ovulatuar disfonksiyonel kanamaların sebepleri hormonlar ve vajinanın bölgesel sebepleridir. Bu durum kanamaların yüzde 10’luk bölümünü kapsamaktadır. Anovulatuar disfonksiyonel kanamaların sebepleri ise, polikistik over sendromu, obezite, hormonlar ve insülin direnci gibi sebeplere bağlıdır ki bu durum yüzde 90’ı oluşturur” dedi.

“DİSFONKSİYONEL UTERİN KANAMA YAŞAYAN HER KADIN MUTLAKA BİR DOKTORA GÖRÜNMELİ”

Disfonksiyonel kanamaların en çok, kadınlarda adet kanamalarının başlamasıyla birlikte devam eden 5 yıllık süreçte ve menapoza geçiş süreçlerinde görüldüğünü belirten Op. Dr. Boybay, “hemen hemen her yaş grubundan kadında, disfonksiyonel kanama görülebilmektedir. Anovulatuar kanamalara hipo-hipertiroidizm, kronik karaciğer hastalığı, kronik böbrek yetmezliği, cushing hastalığı, pcos, prolaktinoma, sheehan sendromu, adrenal ve over tümörleri, hipotalamusu infiltre eden tümörler gibi sistemik hastalıklar da neden olabileceği gibi menorajiyle (80 ml’nin üzerinde kan kaybı) seyreden disfonksiyonel kanamalar da hastalarda morbidite oluşturabilir. Disfonksiyonel uterin kanama yaşayan her kadın mutlaka bir doktora görünmelidir” ifadesini kullandı.

“ADET KANAMALARINDAKİ ANORMALLİKLERİN HEPSİ; BİR KİSTİ, MYOMU VEYA KANSERİ ORTAYA KOYMAZ”

Kadın üreme sistemindeki hemen hemen tüm hastalıkların genel belirtisinin düzensiz adet kanamaları olduğunu vurgulayan Op. Dr. Emine Boybay,” Adet kanamasının az ve uzun sürmesi gibi belirtiler buna örnek olarak gösterilebilir. Yine de, adet kanamalarındaki anormalliklerin hepsi; bir kisti, myomu veya kanseri ortaya koymaz. Kanamanın altında yatan bir patoloji olmasa da, adetin düzensiz olması disfonksiyonel uterin kanama adını almaktadır. Düzensiz adet düzensiz yumurtlama ile oluşmaktadır” dedi.

“Tedavi genellikle medikal olup yaygın olarak hormon preparatları kullanılır. Östrojenler, progesteronlar, kombine östrojen ve progesteron içeren ilaçlar, hormon içeren RİA, GnRH analogları, danazol kullanılabilir. Yine hormon dışı medikal ilaçlar (NSAİİ, antifibrinolitikler) ve cerrahi yöntemler (full küretaj, endometrial ablasyon, uterin arter embolizasyonu, histerektomi gibi)  tedavide rol alır” dedi.