© Elazığ Günebakış Gazetesi

‘Güzellik Uğruna Sağlık Tehlikesi: Dr. Dilara Turgut’tan Cilt Kanseri Uyarısı’

‘Güzellik Uğruna Sağlık Tehlikesi: Dr. Dilara Turgut’tan Cilt Kanseri Uyarısı’

Cilt lekelerinin estetik kaygılarla yok edilmesi, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir! Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilara Turgut, cilt kanserine yol açan en önemli risk faktörlerinden korunmanın yollarını ve özellikle malign melanom konusunda dikkat edilmesi gereken noktaları Bakış Haber’e anlattı.

Haber: İrem Yılmaz

“CİLT KANSERİ İÇİN EN BÜYÜK RİSK FAKTÖRÜ GÜNEŞTİR”

Cilt kanseri için en büyük risk faktörünün güneş olduğunu belirten Dr. Dilara Turgut,” Güneş ışığı, birçok kanser türünü tetikleyebilir. Özellikle bazal hücreli karsinom, skuamöz hücreli karsinom ve malign melanom cilt kanserleri arasında en ciddi olan üç gruptur.

Bu kanser türleri büyük oranda güneşle tetiklenmektedir. Tabii ki genetik yatkınlığın da özellikle malign melanomda etkisi vardır; ancak temel neden güneşe maruz kalmaktır” dedi.

“BU TÜR KANSERLER GENELLİKLE CİLTTE ÜLSER BENZERİ DOKULAR ŞEKLİNDE GELİŞİR”

Bazal hücreli karsinom ve skuamöz hücreli karsinom genellikle bir “leke kanseri” değildir diyen Dr. Turgut, “Bu tür kanserler genellikle ciltte ülser benzeri dokular şeklinde gelişir. Ayrıca, eğer bir lezyona sık sık travma uygulanırsa (örneğin sürekli kaşınırsa, kanarsa), yapısı değişebilir. Ancak bu iki kanser tipi genellikle leke şeklinde başlamaz” ifadesini kullandı.

“MALİGN MELANOM DOĞRUDAN LEKE İLE BAŞLAYAN BİR KANSER TÜRÜDÜR”

Malign melanom’un doğrudan leke ile başlayan bir kanser türü olduğunu vurgulayan Dr. Dilara Turgut, “Özellikle yüz bölgesinde bulunan kahverengi lekeler, eğer renk veya şekil değiştiriyorsa, üzerindeki renk dağılımı farklılaşıyorsa ve bu değişim hızlı ilerliyorsa, bu ciddi bir durum olabilir. Malign melanom olasılığı oldukça yüksektir. Bu nedenle mutlaka bir dermatoloğa başvurulmalıdır. Dermatologlar, dermatoskop adı verilen bir cihazla lezyonu inceleyerek tanı koyabilirler. Gerekirse plastik cerrahiyle birlikte lezyonun tedavisi planlanır” dedi.

“CİLT KANSERİ İÇİN ÖZEL BİR “TEST” YOKTUR”

Cilt kanseri için özel bir “test” yoktur diyen Dr. Turgut,” Dermatoloji, tamamen görsel değerlendirmeye dayalı bir branştır. Lezyonlara bakılarak %90 oranında tanı konulabilir. Ancak cilt lezyonları birbirine çok benzediği için genellikle patolojik inceleme ile destek alınır. Lezyondan biyopsi alınarak patolojiye gönderilir ve kesin tanı orada konur” ifadesini kullandı.

“İLK TANI GÖRSEL MUAYENE İLE KONULUR”

Malign melanom, skuamöz hücreli karsinom ve bazal hücreli karsinomun tümünde ilk tanının görsel muayene ile konulduğunu dile getiren Dr. Dilara Turgut, “Tanıda kullanılan en önemli cihaz dermatoskoptur. Bu, deri altını inceleyen küçük bir cihazdır. Önce bakıyla, ardından dermatoskopla değerlendirme yapılır. Gerekli görülürse patalojik destek için hastanelere yönlendirme yapılır” dedi.

“SPF DEĞERİ ARTIKÇA KORUMA ORANI ÇOK FAZLA ARTMAZ”

Güneş kremi kullanımının çok önemli olduğunu belirten Dr. Turgut, “Güneş koruyucu faktörünün (SPF) en az 30 olması gerekir. Ancak halk arasında yaygın bir yanlış anlaşılma vardır: SPF değeri yükseldikçe koruma oranının da çok arttığı sanılır. SPF 30, %95 koruma sağlar. SPF 50, %97 koruma sağlar. SPF 90 da %97 koruma sağlar.

Yani SPF değeri arttıkça koruma oranı çok fazla artmaz, esas fark koruma süresindedir. SPF 30 yaklaşık 2 saat koruma sağlarken, SPF 50 3 saate kadar koruyabilir. Özellikle yaz aylarında dışarı çıkarken güneş kreminizi yanınıza almayı unuttuğunuzda, yüksek faktörlü bir krem sizi daha uzun süre koruyabilir. Ancak örneğin SPF 20 gibi düşük faktörlü ürünler, 1 saat içinde etkisini kaybedebilir” ifadesini dedi.

“KAHVERENGİ LEKELERİNİZE GÜZELLİK SALONLARINDA MÜDAHALE ETTİRMEYİN”

Son zamanlarda dermatologları rahatsız eden bir konuya değinen Dr. Dilara Turgut, “Güzellik salonlarında ben aldırma işlemleri. Malign melanomun doğrudan lekeden geliştiğini tekrar vurgulamak gerekir. Günümüzde pek çok kişi estetik kaygılarla güzellik salonlarında benlerini aldırıyor. Bir dermatolog olarak günde en az 10 kişi bu amaçla bana başvuruyor. Ancak benlerin alınması, özellikle lazerle yapılacaksa, ciddi riskler taşır.

Lazerle ben alındığında yalnızca yüzey traşlanır. Ancak benin hücreleri derinin altında kalır. Bunun iki önemli sonucu vardır, Ben tekrarlayabilir. Daha önemlisi, deri altında kalan hücreler zamanla kanserleşirse, bunu fark etme şansınız olmaz. Çünkü görünürde bir renk değişimi ya da belirti olmayabilir.

Bu da erken teşhis şansını elinizden alır. Unutmayın, herkes pürüzsüz bir cilde sahip olmak zorunda değil. Benler doğal oluşumlardır ve sadece estetik kaygılarla yok edilmeye çalışılmamalıdır. Bu, cilt sağlığı açısından ciddi bir risktir.

Yakın zamanda bu tür işlemler sonrası malign melanom tanısı konan iki ağır vakayla karşılaştım. Güzellik salonlarındaki kişiler bu tür kanserleri ayırt edemez. Estetik kaygılarla hayatınızı riske atmayın. Malign melanom teşhis edildiğinde ilerlemişse hayati riski çok yüksektir. Bu nedenle cilt lekeleriyle oynamayalım ve mutlaka bir dermatologdan görüş alalım. Özellikle kahverengi lekelerinize güzellik salonlarında müdahale ettirmeyin” dedi.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER