© Elazığ Günebakış Gazetesi

Bahçeli: 'Sözlerimin Arkasındayım'

Bahçeli: 'Sözlerimin Arkasındayım'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 22 Ekim 2024 tarihli grup toplantısında gündeme getirdiği "Öcalan" çağrısını yenileyerek, İmralı Adası'ndaki Abdullah Öcalan ile DEM Grubu arasındaki yüz yüze temasın gecikmeli bir şekilde yapılmasını beklediklerini söyledi. Bahçeli, 22 Ekim’deki açıklamasında dile getirdiği görüşleri tekrar ederek, bu sürecin takipçisi olacaklarını belirtti.

 

Sözlerinin her daim arkasında olduğunu söyleyen Bahçeli, Öcalan çıkışını bir kez daha yeniledi ve şu ifadelere yer verdi:

 

"IMRALI İLE DEM GRUBU ARASINDA YÜZ YÜZE TEMAS GECİKMEDEN YAPILMALI"

Milliyetçi Hareket Partisi her sözünün arkasındadır. 22 Ekim 2024 tarihli Grup Toplantımızdan itibaren ne demişsek aynen yanındayız.

İmralı’yla DEM Grubu arasında yüz yüze temasın gecikmeksizin yapılmasını bekliyor, çağrımızı kararlılıkla tekrarlıyoruz. İnandığımız yolda hiçbir baskıya aldırış etmeyiz. Onun bunun tezvirat ve tefrikalarıyla Türkiye’nin hayrına olacak görüş ve düşüncelerimizden kesinlikle vazgeçmeyiz.

Televizyon ekranlarına yuvalanan özel görevli MHP düşmanlarını, Ne dedikleri, neyi teklif ettikleri, nasıl bir yöntem ve reçete sundukları belli olmayan cahil ve küstah yorumcu müsveddelerini,

 

"TÜRKİYE'NİN YENİ BİR FETRET DEVRİ YAŞAMASINA MÜSAADE EDEMEYİZ"

Türkiye’nin yeni bir Fetret Devri yaşamasına müsaade edemeyiz, göz göre göre buna seyirci kalamayız. Siyaseti fareli köyün kavalcısına benzer şekilde yapanların tuzak ve tezgahlarına aldanıp da geleceğimizi tesadüflere havale edemeyiz.

Türkiye’nin ve Türk milletinin tarihi mücadelesini onurluca sürdürmek mecburiyetindeyiz. Milletimizin arasına ayrımcılık tohumu ekmeyi demokratik hak olarak tarif ve tevil eden ucube insanlık defolarıyla ortak bir geleceğin istikametinde yürümek pek tabii imkan ve ihtimal dışıdır. Kürt kardeşlerimizi sömüren, çocuklarını zorla dağa götüren, kanlarını emen, duygularını ajite eden ne kadar bölücü ve terörist varsa hepsi birden kaybetmeye, bunun da bedelini misliyle ödemeye mahkumdur.

Terörsüz bir Türkiye, huzurlu, müreffeh ve güvenli bir Türkiye demektir. Türk milletinin asil ve asli mensubu olmak duruyorken, Emperyalizmin kanlı menüsünde yer almaya tamam demek insan onurunun hiçe sayılmasıdır.

Hiçbir Kürt kardeşim böylesi korkunç bir vebale ortak olmamış ve olmayacaktır. Kürt’ü Türk’ten ayırmak dünyayı güneş sisteminden ayırmak kadar imkansız ve deli saçmasıdır. Anımız bir, acımız bir, ahlakımız bir, aminimiz bir, geleceğimiz de birdir. O halde el ele verip, gönüllerimizi birbiriyle yoğurarak terörü ve bölücülüğü gündemimizden tamamıyla çıkarmalıyız.

Kandil’de ve Türkiye düşmanlarının mahzeninde DEM’lenip Türkiye’yi devirmek isteyenler bir karar eşiğindedir. Bölücü terörün mü DEM’isiniz? Yoksa kader ortaklığının ve bin yıllık kardeşliğin DEM’i mi olacaksınız? Terörizmi lanetleyecek misiniz? Yoksa sırtınızı yaslamaya devam mı edeceksiniz?

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER