Altın mı Mevduat mı? Getiri Yarışı Kızışıyor

Yüksek enflasyon karşısında birikimini korumak isteyen yatırımcılar için altın ve mevduat faizi arasındaki rekabet hızla tırmanıyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) sıkı para politikaları doğrultusunda yükselen faiz oranları, mevduat hesaplarını altına karşı ciddi bir alternatif haline getirdi. Özellikle kısa vadede sunulan yüksek faiz oranları, yatırımcıların rotasını yeniden şekillendiriyor.

MEVDUAT FAİZİ YÜZDE 50'Yİ AŞTI

Mart ayında yaşanan siyasi gelişmelerin ardından Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 46’ya çıkarması, bankacılık sektöründe ciddi bir faiz artışını beraberinde getirdi. Özellikle bazı özel bankalar, yeni müşterilere yönelik sundukları faiz oranlarını yüzde 52’ye kadar yükseltti. Bu artış, altın ile mevduat arasındaki getiri farkını yatırım kararlarında daha belirgin hale getirdi.

MEVDUATIN REKABET GÜCÜ ARTTI

Ekonomist Hikmet Baydar, konuyla ilgili değerlendirmesinde, mevduat faizlerinin geldiği seviyenin dünya genelinde eşine az rastlanır olduğunu belirtti. Baydar, "100 bin TL’lik birikimi olan bir yatırımcı, 32 günlük vadede 3.948 TL net kazanç elde edebiliyor. Bu da toplamda 103.948 TL anlamına geliyor," diyerek mevduatın sunduğu kısa vadeli reel getirinin cazibesine dikkat çekti.

ALTIN YERİNİ MEVDUATA MI BIRAKIYOR?

Baydar’a göre, her ne kadar külçe altın şu anda mevduatın önünde gibi görünse de, ons altında yaşanan küresel satış baskısı nedeniyle dengeler değişebilir. Özellikle Merkez Bankası’nın yüksek faiz politikasını sürdürmesi, yatırımcıları döviz ve altın yerine Türk Lirası’nda kalmaya teşvik ediyor. Bu durum, bankaların likidite ihtiyacını karşılamak amacıyla kısa vadeli mevduat faizlerini daha da yükseltmesine neden oluyor.

REEL GETİRİ RAKAMLARI NE DİYOR?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, Mart ayı itibarıyla mevduatın üç aylık dönemde Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi’ne (Yİ-ÜFE) göre yüzde 3,64, Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) göre ise yüzde 0,97 oranında reel getiri sağladığı belirtildi. Baydar, bu verilerin mevduatın kısa vadeli güvenli liman olma özelliğini güçlendirdiğini vurguladı.

YATIRIMCININ TERCİHİ DEĞİŞEBİLİR

Altın ve mevduat arasındaki rekabetin önümüzdeki dönemde daha da artacağı öngörülüyor. Baydar’a göre, piyasada dövize yönelimin durması ve tahvil satışlarının azalması halinde faiz artışları yavaşlayabilir. Ancak mevcut tabloda, kısa vadeli kazanç arayan yatırımcı için mevduat hesapları öne çıkıyor.